Gübre sektörünün kadın yöneticileri arasında bir Toroslu!

Toros Tarım Ar-Ge Müdürü Didem Tümük, Uluslararası Gübre Sanayi Birliği’nin (IFA) 13 Ekim Dünya Gübre Günü nedeniyle sektördeki kadın profesyonellerle yaptığı söyleşi serisine katıldı. Tümük, bir kadın olarak gübre sektöründe başarılı olmanın kendisini her zaman kalıpların dışında düşünmeye zorladığını, bunun da bir avantaj yarattığını belirtti.

Bu yıl 13 Ekim Dünya Gübre Günü’nü kutlamak için toplumsal cinsiyet eşitliği temasını öne çıkaran IFA, çalışmalarıyla gübre sektörüne değer katan kadın yöneticilerle özel bir söyleşi dizisi gerçekleştirdi. Farklı ülkelerden 8 sektör profesyoneliyle gerçekleştirilen ve IFA’nın web sitesinde yayınlanan dizide, Toros Tarım Ar-Ge Müdürü Didem Tümük de yerini aldı.

Didem Tümük, bir kimya mühendisi olarak gübre sektörünü seçmesinin en önemli sebebinin, değişkenleri verimli bir şekilde yöneterek mühendislik becerilerini geliştirmek istemesi olduğunu söyledi. Gübre üretiminin hızlı değişen dinamikleriyle özen ve beceri gerektiren bir sektör olduğunu belirten Tümük, öğrenme sürecinin hiç bitmediği bu sistemin bir parçası olmaktan heyecan duyduğunu söyledi.

Üretim mühendisi olarak başladığı kariyerinin SEÇ, Ar-Ge gibi farklı bölümlerde devam etmesi sayesinde kazandığı deneyimin kendisine daha geniş bir bakış açısı kazandırdığını ve kendini sürekli geliştirme fırsatı verdiğini belirten Didem Tümük, işiyle ilgili olarak kendisini en çok tatmin eden şeyin ne olduğu yönündeki soruyu ise, “Pek çok şey var ama en önemlisi Ar-Ge'de çalışarak şirketi, işi ve kendimi geliştirme şansı bulmam. Bunun yanı sıra, gıda üretim zincirinin bir parçası olmak ve bu zinciri daha verimli ve erişilebilir kılmak için işleri nasıl farklı yapabileceğimiz konusunda yaratıcı olmak, benim için en büyük mutluluk kaynağı. İnsanlık olarak önümüzde gıda güvenliği gibi bir zorluk var. Yaptıklarımız, sağlıklı ve yeterli gıda kaynağına erişimin her gün biraz daha zorlaştığı bir zamanda dünyayı beslemeye yardımcı oluyor,” şeklinde yanıtladı.

“Tarım sektörünün yeşil ve dijital dönüşümünü hızlandırmak için daha fazla yatırım yapılmalı!”

Gübrenin verimliliği artırarak gıda değer zincirinde önemli bir rol oynadığını vurgulayan Didem Tümük, gübre sektörünün gelecek açısından taşıdığı kritik önem ve Ar-Ge’nin rolü konusunda da şunları söyledi:

“Gübre sektörü, değişen ihtiyaç, beklenti ve koşullarımıza paralel olarak insanlığa katkı sağlayacak şekilde gelişmeye ve değişmeye devam edecek. İklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybı, gıda güvenliği ve geçim kaynakları için yakın ve kalıcı tehditlere neden oluyor. Sürdürülebilir bir gıda sistemine geçiş, ekonomik kazanımların yanı sıra çevresel, sağlık ve sosyal faydalar sağlayarak krizden çıkmanın bir yolu olabilir. Yeniliği teşvik etmek ve sürdürülebilir gıda sistemleri oluşturmak için yatırımlara ihtiyaç duyulacak. Tarım sektörünün yeşil ve dijital dönüşümünü hızlandırmak için daha fazla yatırım yapılmalı.

Bunun yanı sıra su ve gıda kaynaklarının nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda küresel olarak yeni adımlar atılacak. Bu yaklaşım, yakın gelecekte ülkeler arasındaki ilişkileri de belirleyecek. Benzer şekilde, insanların yaşam tarzlarındaki değişiklikler, tüketim alışkanlıklarında değişikliklere yol açacak. Sonuç olarak Ar-Ge'nin de önemi artacak. Daha çok çalışmalı ve hem insanlığa hem de çevreye fayda sağlayacak yenilikleri hedeflemeliyiz.”

“Ar-Ge’nin en önemli yönü, insanlara fayda sağlamanın bir yolu olması!”

Didem Tümük, bir kadın olarak gübre sektöründeki kariyerinde kendisini en çok zorlayan konunun ne olduğuna ilişkin soruyu da şöyle yanıtladı: 

“15 yılı aşkın kariyerim boyunca sadece mühendis ve yönetici değil, aynı zamanda anne ve eş de oldum. Kısacası her rolü başarmaya çalıştım. Gübre endüstrisi, genel olarak erkek egemen sektörlerden biridir. Bu nedenle, üretim ortamında lider bir rol üstlenmek ve yönetici olmak bazen fazladan çaba ve enerji gerektiriyor. Ama diğer yandan bu sizi her zaman kalıpların dışında düşünmeye ve her zaman yaratıcı olmaya zorluyor.

Beş yılı aşkın bir süre boyunca yardımcı tesisler, asit üretimi, amonyum nitrat üretimi ve ilgili alanlar dahil olmak üzere üretimin farklı sahalarında rol ve sorumluluk aldım. Sadece sektörde değil, genelde zor bir pozisyon olan üretim müdürlüğü yaptım. Üretim müdürü olarak kariyerim boyunca farklı yatırım ve operasyonel projelerde kilit roller oynadım. Türkiye’nin alanındaki ilk ve dünyanın en önemli yatırımlarından biri olan atık gaz arıtma sisteminde proje koordinatörü olarak çalıştım. Ayrıca PGM (kıymetli metal) temizleme ve geri kazanımı projesine liderlik ederek Kanada’daki ANNA 2015 Konferansı’nda sunum yaptım.

Üç yıldır da Ar-Ge departmanının yöneticisi konumundayım. Ar-Ge, önceki üretim deneyimlerimden farklı, inovasyon odaklı bir süreç. Bana yeni bir bakış açısı ve yeni deneyimler kazandırmasının yanında bu görevin benim için en önemli yönü, insanlara fayda sağlamanın bir yolu olması. Sürdürülebilir ve etkin tarımı destekleyen yeni ürünler geliştirme hedefimiz var. Büyük ve önemli projelere imza atan, kararlı ve uyumlu bir ekip olduğumuzu gururla söyleyebilirim.”

“Başarılı olmak için ilişki, iletişim, ağ oluşturma ve planlama becerilerini geliştirmek şart!”

Kendisine ilham veren kadınlar arasında Toros Tarım’ın eski yöneticisi Esin Mete’ye özel bir parantez açan Didem Tümük, onun yöneticiliğinde Toros Tarım’ın dünyada ilk kez çinkolu gübre üretimine başladığını hatırlatarak, Mete’nin sadece Türkiye'de değil, küresel ölçekte sektöre yön veren bir isim olduğunu belirtti. Tümük, Esin Mete’nin kadın mühendisleri üretim tesislerinde çalışmaya teşvik ettiğini ve bunun da kariyerinde kendisi için önemli bir fırsat oluşturduğunu belirtti.

Didem Tümük, kariyeri boyunca edindiği en önemli dersin ne olduğu sorusuna ise, “Başarılı olmak için ilişki, iletişim, ağ oluşturma ve planlama becerilerini geliştirmek en önemlisi,” şeklinde yanıt verdi.

Söyleşiyi okumak için...